Kategori: izmir boşanma avukatı

Aile Hukuku

Soybağı (Nesep)

A- Anne ile Soybağı

Anne ile soybağı, ancak doğumla veya evlat edinme ile kurulur.

B- Baba ile Soybağı

Baba ile soybağı dört şekilde kurulabilir

1-) Anne ile evlilik

2-) Soybağının Reddi Davası

3-) Tanıma

4 Hakim kararı (Babalık Hükmü)

1-) Anne ile Evlilik

Evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak 300 gün içinde doğan çocuğun babası kocadır. Buna babalık karinesi deni. Kocanın gaipliğine karar verilmesi halinde 300 günlük süre ölüm tehlikesi veya son haber tarihinden itibaren işlemeye başlar. Evlilik devam ederken doğmuş olan çocuğun soy bağı doğum anında kurulmuş olur.

Evlilik dışında doğan çocuk anne ve babasının birbiriyle evlenmesi halinde; kendiliğinden evlilik içinde doğan çocuklara ilişkin hükümlere tabi olur eşler evlilik dışında doğmuş olan ortak çocuklarına evlenme sırasında veya evlenmeden sonra yerleşim yerindeki veya evlenmenin yapıldığı yerdeki nüfus memurlarına bildirmek zorundadırlar. Nüfusa bildirim kurucu yeter taşımaz. Çünkü çocuk ile baba arasındaki soy bağı ana ile babanın evlenmesi ile kendiliğinden kurulmuş olur.

2-) Soybağının Reddi Davası

Çocuğun doğumunu öğrendiği ananın başkası ile cinsel ilişki kurduğunu öğrendiği tarihten itibaren bir yıl içinde dava açmak suretiyle babanı soybağının reddetmesi mümkündür. Çocuk da bu davayı açabilir. Çocukta ergin olduğu tarihten itibaren bir yıl içinde soybağının reddedebilir. Eğer gecikme haklı bir sebebe dayanıyorsa bir yıllık süre bu sebebin ortadan kalktığı tarihten işlemeye başlar.

Bu davanın davacısı kadının kocası ve bazı durumlarda diğer ilgililer ile çocukta olabilir.

Kocanın davacı olduğu durumlarda kural bizzat davacının koca olmasıdır. Kişiye sıkı sıkıya bağlı hakları olduğundan koca tarafından bir zat açılması gerekir. Sınırlı ehliyetsiz koca yasal temsilcisinin izni almak zorunda olmadan bu davayı açabilir. Kocanın tam ehliyetsiz olması halinde ne kendisi ne yasal temsilcisi ne de kayın bu davayı açabilir. Kocanın dava açtıktan sonra ayırttım gücünün kaybetmesi halinde ise yasal temsilcisinin dava devam etmesi mümkündür.

Diğer ilgililerin davacı olması durumunda dava açma süresinin geçmesinden önce kocanın ölmesi veya gaipliğine karar verilmesi ya da sürekli olarak ayırttım gücünü kaybetmesi halinde kocanın altsoyu anası babası veya baba olduğunu iddia eden kişiler de bu davayı açabilir. Bu kişiler doğumu ve kocanın ölümünü sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybetti veya hakkında gaiplik kararı alındı öğrendiğinden itibaren bir yıl içinde davayı açabilirler.

Bu davayı çocukta açabilir. Çocuk ergin olduktan sonra bir yıl içinde açacağı dava ile soy bağını reddedebilir. Ergin olmayan çocuğa atanacak kayyum atama kararının kendisine tebliğinden itibaren bir ay içinde dava açabilir. Dikkat edilecek olursa ana soy bağı reddi davası açamaz.

Koca bu davayı açarsa davalı ana ve çocuktur. Sadece anaya karşı bu dava açılmaz. Eğer bu davayı çocuk açarsa davalı ana ve babadır. Davanın çocuk tarafından açılması halinde davalı sıfatı ana ve babaya aittir. Yetkili ve görevli mahkeme ise taraflardan birinin dava veya doğum sırasındaki yerleşim yerindeki aile mahkemesidir.

3-) Tanıma

Baba ile çocuk arasındaki soy bağını kuran ikinci yol tanımıdır. Süreye tabii değildir. Tanıma tek taraflı kurucu yenilik doğuran irade beyanıdır. Kişiye sıkı sıkı bağlıya bağlıdır ama sınırlı ehliyetsizler için izin gerekir.

Tanımanın yapılış şekilleri;

1-)Resmi senetle yani düzenleme biçimindeki noter senedi ile tanıma yapılabilir.

2-)Vasiyetname ile

3-)Mahkemeye yazılı başvuru ile görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesidir.

4-)Nüfusa yazılı başvuru.

4-) Hakim Kararı (Babalık Hükmü)

Ana ile çocuk arasındaki soy bağını kuran diğer bir yol hakim karardır. Ana veya çocuk babalılığın karar altına alınmasını hakimden talep edebilirler. Babalık hükmünün bu şekilde açılacak olan bir dava sonucunda verilmesine babalık davası denir. Bu durumda çocuk ile baba arasındaki soy bağı mahkemece belirlenmektedir.

a.)Davacı

Ana ve / veya çocuk tarafından birlikte veya ayrı ayrı açılabilir. Çocuk tarafından açılan dava Cumhuriyet Savcısına ve hazineye ihbar edilir. Kayyum tarafından açılmış ise anaya ihbar edilir. Babalık davasının çocuğun doğumundan önce veya sonra açılması mümkündür. Doğum masrafları ve doğumdan önce altı aylık ve sonra altı aylık masraflar talep edilebilir.

b.) Davalı

Baba ve baba ölmüşse babanın mirasçılarına karşı açılır. Babanın mirasçısı yoksa hazineye karşı açılır.

c.) Hak Düşürücü Süreler

Babalık davası çocuğun doğumundan önce veya sonra açılabilir. Ananın dava hakkı doğumdan başlayarak bir yıl geçmekle düşer. Bir yıllık süre hak düşürücü süre olup sürenin sonunda ananın dava hakkı düşer. Çocuk ile başka bir erkek arasında soy bağı ilişkisi varsa bir yıllık süre bu ilişkinin ortadan kalktığı tarihten işlemeye başlar. Bir yıllık süre geçtikten sonra gecikmeye haklı kılan sebepler varsa sebebin ortadan kalkmasından başlayarak bir ay içinde dava açılabilir. Çocuğun veya kayyumun dava açılması ile ilgili bir yıllık süre anayasa mahkemesi kararıyla iptal edilmiştir. Çocuk ve kayyum tarafından açılan babalık davası için hak düşürücü süre yoktur.

Yetkili ve görevli mahkeme ise taraflardan birinin dava veya doğum sırasında yerleşim yerindeki aile mahkemesidir.

Karaçanta Avukatlık ve Hukuk Bürosu – izmir avukat

Boşanma ve aile hukuku, ağırlıklı olarak çalışma alanlarımız arasındadır. İzmir’de boşanma davalarına baktığımız ve edindiğimiz tecrübeyi güncel hukuki mevzuatla birleştirerek boşanma öncesinde statünüzün / haklarınızın belirlenmesi ile dava sırasında en iyi şekilde temsil edilmeniz hususunda gerekli hukuki desteği vermekteyiz. izmir aile hukuku avukatı arayışınızda, boşanma ve aile hukuku ile ilgili olarak, internet sitemiz ve avukat@karacanta.av.tr e-posta adreslerimiz üzerinden avukatlarımıza soru yöneltip, dava süreci, hukuki statünüz, haklarınız ile dava ücret ve masrafları konusunda ücretsiz ön bilgi alabilirsiniz. “soybağı” konusunda hukuki destek almak ve uzman avukat arayışlarınızda bizimle iletişime geçebilirsiniz.

İzmir Avukat

izmir Avukat Hukuk

izmir avukat hukuk danışmanlığı ve hukuki süreçlerinizde sizleri destekleyerek yanınızda olması gereken avukatlık hizmeti büyük önem ve değer arz etmektedir. İzmir’de davalarınız ve hukuki konularınız için alanında başarılı izmir avukat ihtiyaç duyulmaktadır.

Karaçanta Avukatlık ve Hukuki Danışmanlık genellikle izmir merkezli avukat bürosudur. İzmir avukat arayışlarınızda hukuki çözüme ulaştırma aşamasında desteğimiz tamdır. Türkiye ve yurtdışında çok sayıda çözüm ortağı ile müvekkillerine avukatlık hizmetini başarıyla sunmaktadır. izmir’de iyi avukat tavsiyelerinde bizleri tercih eden müvekkillerimiz ile hukuki süreçlerini başından sonuna kadar desteklemekteyiz. Müvekkillerimizin dava süresince hukuki süreçlerinin takibini yapmaktayız.

Güncel hukuki meseleleri takip eden İzmir Hukuk Büroları; Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay güncel emsal kararları revizyonist bakış açısı ile uygulamaya koymaktadırlar.

İzmir avukat ve hukuk büroları, hukuki ihtilafların çözümü hususunda avukatlık hizmetlerini en iyi şekilde sunmakla beraber kurumsal yatırımlar ve finansal sözleşmelerin kurulması aşamasında ileride doğması muhtemel ihtilafları önlemek gayesiyle hukuki danışmanlık hizmetini de sağlamaktadır.

Sonuç olarak, İzmir avukat hukuk olarak karşılaştığınız hukuki sorunlarınızı bir bütün olarak değerlendirir. En doğru ve en hızlı çözüm yolunu siz değerli müvekkillerine sunar. Hukukun üstünlüğü prensibi ile çalışmalarımıza izmir avukat hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmetlerimizi sunmaktayız. Tüm hukuki sorunlarınızda izmir avukatlarımıza danışabilirisiniz.

Karaçanta Avukatlık ve Hukuk Bürosu – izmir avukat

Miras ve aile hukuku, ağırlıklı olarak çalışma alanlarımız arasındadır. İzmir’de miras ve aile davalarına bakmaktayız. Edindiğimiz tecrübeyi güncel hukuki mevzuatla birleştirerek statünüzün / haklarınızın belirlenmesinde kullanmaktayız. Davanız sırasında en iyi şekilde temsil edilmeniz hususunda gerekli hukuki desteği vermekteyiz. izmir avukatı arayışınızda, davanız ile ilgili olarak,  avukat@karacanta.av.tr e-posta adreslerimiz üzerinden avukatlarımıza soru yöneltip; dava süreci, hukuki statünüz, haklarınız ile davanızın ücret ve masrafları konusunda ücretsiz ön bilgi alabilirsiniz. “izmir avukat konusunda hukuki destek almak ve avukat arayışlarınızda bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Aile Hukuku

Vesayet ve Vasi Ne Demektir?

Vesayet, reşit olmamış küçüklerin ve yasal hakları kısıtlanmış olan kısıtlıların haklarının korunmasını ve hukuken temsil edilmesini sağlayan ve kamu görevi sayılan bir kurumdur.

Vasi Ataması Ne Demektir?

Reşit olmamış küçük ve kanuni hakları kısıtlanmış kişilere mahkemece atanan yasal temsilciye vasi denir. Mahkeme tarafından vasi atanır.

Vasi Tayini Gerektiren Durumlar

Vasinin tayini yani vasi atama sebeplerinin iki durumu mevcuttur. Bunlardan birincisi yaş küçüklüğü diğeri kısıtlılık halidir. Kanunda belirtilen haller sınırlı sayıdadır. Bu sebepler dışında başka bir sebepten dolayı vasi atanamaz.

A-) Yaş Küçüklüğü Nedeni İle Vasi Ataması

Reşit olmayan küçüklere normal şartlarda kanuni temsilcisi velisidir. Ancak herhangi bir sebepten dolayı velisi bulunmayan küçüklerin kanuni zorunluluk olarak vasi atanır. Bu nedenle yaş küçüklüğü kanunen zorunlu vasi atama sebebidir.

B-) Kısıtlılık Kararı

Vasi tayinin gerektiren ikinci durum ise kısıtlılık kararıdır. Kısıtlılık kararını gerektiren durumlar ise Türk Medeni Kanununda tek tek sayılmıştır.

  • Akıl hastalığı veya zayıflığı
  • Alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı
  • Kötü yaşam tarzı
  • Kötü yönetim
  • Savurganlık
  • Hapis cezası
  • Kişinin kendi talebi

Vasi Tayini Nasıl Yapılır?

Vasi tayini sulh hukuk mahkemesinde dava açmak suretiyle yapılacaktır. Vasinin seçimi ise; eğer mümkünse vesayet altına alınan kişinin veya onun anne babasının göstereceği kişiler vasi olarak atanır. Ancak vasi ataması yapacak hakim , vasinin vesayet altına alınan kişinin temsil edilmesi ve haklarını koruması açısından yerleşim yerine yakın vasiyi tercih edecektir.

Kimler Vasi Olamaz?

  • Reşit olmayanlar
  • Kısıtlılar
  • Kamu hizmetinden yasaklı olanlar
  • Haysiyetsiz bir yaşam sürenler
  • Vesayet alınan kişi ile arasında çıkar çatışması olanlar

vasi olarak atanamaz. Bu durumda kişi vasi olamaya gönüllü olsa bile şartaları sağlamadığından dolayı vasi olarak atanamayacaktır. Hakim tarafından bir başka alternatif vasi ataması yapılacaktır.

Karaçanta Avukatlık ve Hukuk Bürosu – izmir avukat

Boşanma ve aile hukuku, ağırlıklı olarak çalışma alanlarımız arasındadır. İzmir’de boşanma davalarına baktığımız ve edindiğimiz tecrübeyi güncel hukuki mevzuatla birleştirerek boşanma öncesinde statünüzün / haklarınızın belirlenmesi ile dava sırasında en iyi şekilde temsil edilmeniz hususunda gerekli hukuki desteği vermekteyiz. izmir boşanma avukatı arayışınızda, boşanma ve aile hukuku ile ilgili olarak, internet sitemiz ve avukat@karacanta.av.tr e-posta adreslerimiz üzerinden avukatlarımıza soru yöneltip, boşanma süreci, hukuki statünüz, haklarınız ile dava ücret ve masrafları konusunda ücretsiz ön bilgi alabilirsiniz. “vasi” konusunda hukuki destek almak ve avukat arayışlarınızda bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Aile Hukuku

Evlat Edinme Nedir?

Evlat edinme; Durumu evlat edindirilmeye uygun bir çocukla, durumu evlat edinmeye uygun kişi/eşler arasında hukuki bağlar sağlanarak çocuk ebeveyn ilişkisinin kurulmasıdır. Burada soybağı hukuki yol ile kurulur.

Evlat Edinmenin Türleri Nelerdir?

Evlat edinebilmek için evli olunmasına gerek yoktur. Kişi şartları sağladığı taktirde evli olmasa dahi evlat edinebilir.

Evli çiftler kural olarak ancak birlikte evlat edinebilirler. Bu kuralın bazı istisnaları mevcuttur.

Eşler birbirlerinin önceki evliliklerinden doğan çocuklarını da evlat edinebilir.

Kimler Evlat Edinebilir Ve Şartları Nelerdir?

Evlat edinmek isteyen evli çiftler:

  • En az beş yıldan beri evli olmaları ve otuz yaşını doldurmuş olmaları gerekir.
  • Evlat edinilenden en az 18 yaş büyük olmaları gerekir.
  • Evlat edinilene en az 1 yıl bakılmış olması gerekir

Evli olmayanlar çiftler:

  • Evli olmayan çiftler birlikte evlat edinemezler.

Tek başına evlat edinme:

  • 30 yaşını doldurmuş olmak
  • evlat edinilenden en az 18 yaş büyük olmak
  • evlat edinilecek çocuğa 1 yıl bakmış olma

Evlat Edinme( Md : 305 – 320 )

A. Küçüklerin evlât edinilmesi

I. Genel koşulları
 MADDE 305.-

Bir küçüğün evlât edinilmesi, evlât edinen tarafından bir yıl süreyle bakılmış ve eğitilmiş olması koşuluna bağlıdır.
Evlât edinmenin her hâlde küçüğün yararına bulunması ve evlât edinenin diğer çocuklarının yararlarının hakkaniyete aykırı bir biçimde zedelenmemesi de gerekir.

II. Birlikte evlât edinme
MADDE 306.-

Eşler, ancak birlikte evlât edinebilirler; evli olmayanlar birlikte evlât edinemezler.
Eşlerin en az beş yıldan beri evli olmaları veya otuz yaşını doldurmuş bulunmaları gerekir.
Eşlerden biri, en az iki yıldan beri evli olmaları veya kendisinin otuz yaşını doldurmuş bulunması koşuluyla diğerinin çocuğunu evlât edinebilir.

III. Tek başına evlât edinme
MADDE 307.-

Evli olmayan kişi otuz yaşını doldurmuş ise tek başına evlât edinebilir.
Otuz yaşını doldurmuş olan eş, diğer eşin ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksunluğu veya iki yılı aşkın süreden beri nerede olduğunun bilinmemesi ya da mahkeme kararıyla iki yılı aşkın süreden beri eşinden ayrı yaşamakta olması yüzünden birlikte evlât edinmesinin mümkün olmadığını ispat etmesi hâlinde, tek başına evlât edinebilir.

IV. Küçüğün rızası ve yaşı
MADDE 308.-

Evlât edinilenin, evlât edinenden en az onsekiz yaş küçük olması şarttır.
Ayırt etme gücüne sahip olan küçük, rızası olmadıkça evlât edinilemez.
Vesayet altındaki küçük, ayırt etme gücüne sahip olup olmadığına bakılmaksızın vesayet dairelerinin izniyle evlât edinilebilir.

V. Ana ve babanın rızası

1.Şekil
MADDE 309.-

Evlât edinme, küçüğün ana ve babasının rızasını gerektirir.
Rıza, küçüğün veya ana ve babasının oturdukları yer mahkemesinde sözlü veya yazılı olarak açıklanarak tutanağa geçirilir.
Verilen rıza, evlât edinenlerin adları belirtilmemiş veya evlât edinenler henüz belirlenmemiş olsa dahi geçerlidir.

2. Zamanı
MADDE 310.-

Rıza, küçüğün doğumunun üzerinden altı hafta geçmeden önce verilemez.
Rıza, tutanağa geçirilme tarihinden başlayarak altı hafta içinde aynı usulle geri alınabilir.
Geri almadan sonra yeniden verilen rıza kesindir.

3. Rızanın aranmaması
a. Koşulları
MADDE 311.-

Aşağıdaki hâllerde ana ve babadan birinin rızası aranmaz:
l. Kim olduğu veya uzun süreden beri nerede oturduğu bilinmiyorsa veya ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun bulunuyorsa,
2. Küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine  getirmiyorsa.

b. Karar
MADDE 312.-

Küçük, gelecekte evlât edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilir ve ana ve babadan birinin rızası eksik olursa, evlât edinenin veya evlât edinmede aracılık yapan kurumun istemi üzerine ve kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce, onun oturduğu yer mahkemesi bu rızanın aranıp aranmamasına karar verir.
Diğer hâllerde,  bu konudaki karar evlât edinme işlemleri sırasında verilir.
Ana ve babadan birinin küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmemesi sebebiyle rızasının aranmaması hâlinde, bu konudaki karar kendisine yazılı olarak bildirilir.

Karaçanta Avukatlık ve Hukuk Bürosu – izmir avukat

Boşanma ve aile hukuku, ağırlıklı olarak çalışma alanlarımız arasındadır. İzmir’de boşanma davalarına baktığımız ve edindiğimiz tecrübeyi güncel hukuki mevzuatla birleştirerek boşanma öncesinde statünüzün / haklarınızın belirlenmesi ile boşanma davası sırasında en iyi şekilde temsil edilmeniz hususunda gerekli hukuki desteği vermekteyiz. izmir boşanma avukatı arayışınızda, boşanma ve aile hukuku ile ilgili olarak, internet sitemiz ve avukat@karacanta.av.tr e-posta adreslerimiz üzerinden avukatlarımıza soru yöneltebilir, boşanma süreci, hukuki statünüz, haklarınız ile boşanma davası ücret ve masrafları konusunda ücretsiz ön bilgi alabilirsiniz. “evlat edinme” konusunda hukuki destek almak ve avukat arayışlarınızda bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Aile Hukuku

İddet Müddeti (Bekleme Süresi)

İddet müddeti , bekleme süresi anlamına gelir. Evliliği sona eren kadının, boşanma kararı kesinleşmesinden itibaren 300 gün içerisinde evlenmesine olanak tanımamaktadır. Bunun temel nedeni kadının hamile kalma ihtimali ve soybağında karışıklık yaşanmamasıdır.

Yukarıda kısaca anlattığımız iddet müddetini Medeni Kanunumuz şöyle tanımlanmaktadır;

TMK 132 “Evlilik sona ermişse, kadın, evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün geçmedikçe evlenemez.

Doğurmakla süre biter.

Kadının önceki evliliğinden gebe olmadığının anlaşılması veya evliliği sona eren eşlerin yeniden birbiriyle evlenmek istemeleri hallerinde mahkeme bu süreyi kaldırır.”

Medeni kanunun 132.maddesinden anlaşılacağı gibi iddet müddetinin kaldırılması mümkündür. Gelişen teknoloji ile kadının hamile olunmadığı ispatlandığı sürece bekleme süresi dolmadan yeniden evlenmek mümkündür.

Peki iddet müddeti nasıl kaldırılır?

Şöyle ki, öncelikle iddet müddeti kaldırılması istemli bir dava açılır ardından mahkemenin yönlendireceği hastaneden hamile olunmadığına dair rapor alınır ve bu rapora istinaden mahkeme sürenin kaldırılmasına dair karar verir. Bu dava kısa sürede karara bağlanan bir dava olma özelliğini taşır.

Karaçanta Avukatlık ve Hukuk Bürosu

Boşanma ve aile hukuku, ağırlıklı olarak çalışma alanlarımız arasındadır. İzmir’de boşanma davalarına baktığımız ve edindiğimiz tecrübeyi güncel hukuki mevzuatla birleştirerek boşanma öncesinde statünüzün / haklarınızın belirlenmesi ile boşanma davası sırasında en iyi şekilde temsil edilmeniz hususunda gerekli hukuki desteği vermektedir. izmir boşanma avukatı arayışınızda, boşanma ve aile hukuku ile ilgili olarak, internet sitemiz ve avukat@karacanta.av.tr e-posta adreslerimiz üzerinden avukatlarımıza soru yöneltebilir, boşanma süreci, hukuki statünüz, haklarınız ile boşanma davası ücret ve masrafları konusunda ücretsiz ön bilgi alabilirsiniz. “iddet müddeti” konusunda hukuki destek almak ve izmir avukat arayışlarınızda bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Aile Hukuku

Boşanma

Boşanma Davası Türleri

Boşanma davası genel olarak çekişmeli boşanma davası ve anlaşmalı boşanma davası olarak ikiye ayrılmaktadır.

Boşanma Sebepleri

Kanuna göre boşanma sebepleri,

  • zina,
  • hayata kast,
  • eşe çok kötü muamele,
  • yüz kızartıcı suç işleyen eşten boşanma,
  • terk nedeniyle boşanma
  • akıl hastalığı,
  • evlilik birliğinin temelinden sarsılması,
  • anlaşmalı boşanma
  • fiili olarak ayrı yaşama

şeklinde sayılmıştır.

Anlaşmalı Boşanma Şartları

Anlaşmalı olarak boşanmak isteyen eşlerin evliliğinin 1 tam yılı doldurmuş olması gerekir. Bir tam yılı doldurmamış eşler anlaşmalı olarak boşanamazlar. Ancak bu durumda eşlerin yukarıda sayılan nedenlerle çekişmeli boşanma davası açmalarının önünde bir engel yoktur.

Boşanma Süreci

Boşanmada tüm süreçler dava dilekçesinin hazırlanması ile başlar, davanın açılması, dilekçenin tebliği, ESD araştırmasının yapılması, cevap dilekçesinin verilmesi, cevap dilekçesine cevap dilekçesi ile bu dilekçeye cevap verilmesi ile devam eder.

Yine ön inceleme duruşması, tanıkların dinlenilmesi ve diğer delillerin toplanmasının akabinde esasa ilişkin beyanların sunulması ile ilk aşaması sona erer.

Bu aşamadan sonra, gerekçeli kararın tebliği, istinaf ya da temyiz merciine başvurulması aşamaları da mevcut olabilir.

Sonunda kararının kesinleşmesi ve nüfus müdürlüğüne işlenmesi ile süreç tamamlanır.

Boşanma Davası Süresi

Boşanma davası ne kadar sürer en çok sorulan sorulardan biridir. Genel olarak anlaşmalı davalar, davanın açılması, duruşmaya çıkılması ve kararın kesinleşmesi için yapılması gereken çeşitli işlemlerle birlikte yaklaşık 3-4 aylık bir süreç alıyor.

Çekişmeli davalar ise ilk derece mahkemesinde ortalama 16-20 ayda bitiyor.

En Hızlı ve En İyi Boşanma

Önemli olan en hızlı şekilde boşanılması değil, en doğru şekilde boşanılmasıdır. Tarafların tüm haklarını alabildiği sonuç en iyi boşanmadır.

Boşanma Davasını Açan Tarafın Avantajı

Boşanma davasını hangi tarafın açtığı değil, açan tarafın iddialarını ispatlaması önemlidir. Öte yandan bir taraf boşanma davası açtıktan sonra diğer tarafın da karşı dava açma hakkı bulunmaktadır.Boşanmada iddialarını en doğru şekilde sunan ve bunları ispatlayabilen taraf avantajlıdır.Kadın ya da erkeğin davayı açmasının hiç bir önemi bulunmamaktadır.

Boşanma Davası Nasıl Açılır?

Dava, aile mahkemesine, aile mahkemesinin bulunmadığı yerlerde ise asliye hukuk mahkemesine hitaben yazılacak 3 nüsha dilekçe ile açılmaktadır.Davanın açılmış sayılması için başvuru harcı, peşin harç ve benzeri harçlar ile gerekli gider avansının yatırılmış olması gerekir.

Boşanma İçin Gerekli Evraklar

Dava için bugünkü internet ortamında tek gerekli olan belge TC Kimlik numarasını içeren nüfus cüzdanıdır.

Aile cüzdanı, pasaport, tapu kayıtları, ikametgah ilmuhaberi, doğum belgeleri gibi kayıtlara gerek yoktur.

Boşanma Dilekçesi Hazırlanması

Boşanma dilekçesinin hazırlanması için çeşitli kanunlarda belirlenmiş şekillere uyulması gerekmektedir. Dava dilekçelerinin içermesi gereken bazı ifadeler bulunmaktadır. Bunlara uyulmaması halinde dilekçe reddedilebileceği gibi, davanın açılmamış sayılmasına da karar verilebilmektedir. Bunun yanında, içerik olarak yanlış hazırlanmış bir dava dilekçesi, hak kayıplarına da neden olabilir.

İki Eş de Mahkemeye Gelmesi Gerekiyor mu?

Evliliğin sona ermesi için açılan bu davaları ikiye ayırmak mümkündür: Bunlardan ilki anlaşmalı davadır.

Anlaşmalı açılan davada her iki taraf mahkemeye çıkarak evliliğin sona ermesini hür iradeleriyle istediklerini hakime açıklamak zorundadırlar. Anlaşmalı davada, duruşmada tarafların temsili vekaletle olmamaktadır.

Diğer yandan çekişmeli olarak açılan davada tarafların mahkemeye çıkmasına gerek yoktur. Taraflar yerine vekil edecekleri avukatları da mahkemede kendilerini temsil edebilirler.

Boşanma Duruşmasına Bizzat Katılmak Gerekir mi?

Duruşmaya eğer dava anlaşmalı değilse tarafların bizzat katılmasına gerek yoktur. Tarafların avukatları da katılarak davayı takip edebilir.

Boşanma Davasına Gidilmezse Ne Olur?

Davaya gidilmediği ve dava avukatla da takip edilmediği takdirde dava düşer. Bu durumda davaya yetişemeyen, duruşma gününü yanlış hatırlayan, hatalı not eden tarafın davayı yenileme hakkı bulunmaktadır.

Boşanma Davası Takibi İçin Avukat

Hukukumuza göre dileyen herkes mahkemeler önünde işini kendi başına takip etme hakkına sahip.

Özellikle tarafların bir mal varlıklarının olmadığı, iki tarafın da çalıştığı, müşterek çocuklarının olmadığı ve iki tarafın da evliliğin sona ermesini isteyerek anlaşabildiği durumlarda avukat tutulmasına gerek olmayabileceğini düşüncesindeyiz.

Ancak, özellikle çekişmeli davalarda mahkemelerin kusurlu eşe yüklediği maddi ve manevi tazminatlar çok yükseldi.

Tarafların sosyal ve ekonomik durumuna, kusurun ağırlığına göre 50.000,00 TL hatta 100.000,00 TL’ye varan maddi ve manevi tazminatlara hükmedilebiliyor.

Yine bazı durumlarda eşin durumuna uygun olmayan miktarlarda nafakaya karar verildiğini de görebiliyoruz.

Dava dilekçesi bir şekilde hazırlanabilse bile, cevap dilekçesi, replik ve düplik dilekçeleri, delil dilekçesi, ıslah, itiraz, esas hakkında beyan dilekçeleri, delillerin toplanması, tanıklara soru sorulması gibi iş ve işlemler göz önüne alındığında avukatsız olarak bir davanın yürütülmesinin çok zor olduğunu düşünüyoruz.

Diğer yandan bu davalar teknik olarak ceza davalarıyla birlikte en zor davalardan. Yargıtay’ın 2. , 6. ve 8. Daireleriyle birlikte 4. ve 12. Daireleri’nin ve Hukuk Genel Kurulu’nun da tüm ilgili kararlarını takip etmeyi gerektiriyor.

Boşanma Davası Eş Şiddeti

Şiddet gören eş mutlaka en yakın karakola başvurarak durumu tutanak altına almalıdır. Buradan şiddete uğrayan mağdur, hastaneye gönderilerek kendisine darp raporu aldırılır.

Boşanma Davası Çocuk Velayeti

Çocuğun velayeti verilirken çocuğun üstün yararı göz önünde bulundurulur. Bunun için çocuğun yaşına, cinsiyetine, ebeveynlerin çocukla olan ilişkisine, ekonomik ve sosyal durumlarına da bakılmalıdır.

Boşandıktan Sonra Evlenme

Davada verilen kararın kesinleşmesinden sonra erkeklerin hemen yeniden evlenmesi mümkünken, kadınların bekleme süresini doldurmaları gerekir.

İddet (Kadın için Bekleme Süresi)

Boşanan kadının yeniden evlenebilmesi için 300 günlük bekleme süresini tamamlaması gerekmektedir. Ancak bu süre, kadının hamile olmadığına dair bir raporu varsa kaldırılabilmektedir.

Yoksulluk ve İştirak Nafakası Nedir, Nasıl Belirlenir?

Nafaka, hem evliliğin sona ermesi nedeniyle yoksulluğa düşecek eş için hem de çocuklar için belirlenmektedir.Nafaka belirlenirken, eşlerin gelirleri ve giderleri ile ekonomik ve sosyal durumları göz önüne alınır.

Boşanma Davasında Tazminat

Türk Medeni Kanunu’na göre maddi ve manevi tazminat, davanın açılmasına neden olan olaylarda daha ağır kusurlu olan eş aleyhine, kusurun derecesine, maddi gücüne göre belirlenir.Eşlerin evliliğin sona ermesinde kusuru yoksa yahut kusurları eşitse birbirlerinden maddi ve manevi tazminat alamazlar.

Anlaşmalı Davada Kararlaştırılan Nafakanın İptali ya da Artırılması

Şartların değişmesi halinde, anlaşmalı davada kararlaştırılan nafakanın kaldırılması, azaltılması ya da artırılması mümkündür.

Ses ve Video Kayıtları Delil Olarak Kullanılabilir mi?

Hukuka uygun elde edilmek şartıyla ses ve video kayıtlarının davalarda delil olarak kullanılabilmeleri mümkündür.

Mal Paylaşımı

Mal paylaşımı, tarafların evliliklerinin başlangıcına, evlilik içinde edinilen malvarlıklarının bedelinin nasıl ödendiğine göre özel hesaplama yöntemleriyle yapılmaktadır. Eşlerin %50 şeklindeki standart hakları, malvarlığının bedelinin ödenme şekline bağlı olarak değişebilmektedir.

Boşanma Davasında Avukat Ücreti

Avukatlık ücretleri, davanın görüleceği yere, tarafların çekişme durumlarına, ekonomik ve sosyal durumlarına göre değişkenlik göstermektedir. Davanın açılacağı yerde ki barolar her yıl ortalama ücretleri belirlemekte ve bunları yayınlamaktadır.

Anlaşmalı ya da Çekişmeli Boşanma Davası

Öncelikle bu eşlerin durumuna bağlı. Eşlerin kaç yıldır evli olduğu, yaşları, ne iş yaptıkları, mal varlıklarının olup olmadığı, mal varlıklarının ne kadarını evlilik öncesinden ya da miras-bağışlama yoluyla edindikleri, müşterek çocukların olup olmadığı, bunların yaşları, aylık masrafları ve bunlar gibi durumları değerlendirerek anlaşmalı ya da çekişmeli davayı tavsiye ediyoruz.

Karşı taraf boşanmak istemese de boşanabilir miyim?

“Karşı tarafın  istememesi halinde boşanılamayacağı” fikri de eski Kanun döneminden kalma bir bilgi. Yeni Medeni Kanunumuza göre böyle bir durumda boşanmanın gerçekleşmemesi gibi bir durum söz konusu değil. Yine bu durum davayı da uzatmaz. Tabii kusur durumlarını ayrıca incelemek gerekir.

Hakimin açılan davayı reddetme durumu

Genellikle “karakterimiz uyuşmuyor” “geçinemiyoruz” “uzun süredir zaten ayrı yaşıyoruz” şeklinde durumlarını izah etmeye çalışan insanlar, bunların yeterli olmadığını söylediğimizde şaşkınlığa uğruyor.

Evet, maalesef, Türk Hukuku’nda geçerli ve yeterli bir sebep olmaksızın boşanmak sadece anlaşmalı davalarda söz konusu olabiliyor, diğer davalarda (çekişmeli) boşanmada sebebinizi ortaya koymalı ve bunu ispat etmelisiniz.

Kanun, bir kaç nedeni özel olarak saymış ve bunu düzenlemiştir. Aşağıdaki sebeplerden biri evliliğinizde mevcut ise çekişmeli dava açabilirsiniz:

Zina, eşin hayatına kastetmek, eşe kötü muamelede bulunmak, eşin onurunu kırıcı davranışlarda bulunmak, küçük düşürücü, yüz kızartıcı suç işlemek, haysiyetsiz, ahlâka aykırı hayat sürmek, evi- eşi terketmek, akıl hastalığına yakalanmak, evlilik birliğini temelinden sarsacak davranışlarda bulunmak.

Üç yıl ayrı yaşanırsa “hakimin otomatik boşaması”

Halk arasında en çok konuşulan ve yanlış bilinen konulardan biri de bu. Kanunumuzda böyle ayrı yaşama nedeniyle otomatik bir sona erme söz konusu değil. Ama şu olabilir: Taraflardan birisi dava açmıştır, bu davada yukarıda bahsettiğim  sebebinin varlığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını ispat edememiştir ve bu nedenle davası reddedilmiştir.Bu ret kararından 3 yıl sonra ikinci bir dava açma hakları vardır. Yani otomatik bir boşanma olmaz, yine dava açmaları gerekir.

Karaçanta Avukatlık ve Hukuk Bürosu

Boşanma ve aile hukuku, ağırlıklı olarak çalışma alanlarımız arasındadır. İzmir’de boşanma davalarına baktığımız ve edindiğimiz tecrübeyi güncel hukuki mevzuatla birleştirerek boşanma öncesinde statünüzün / haklarınızın belirlenmesi ile boşanma davası sırasında en iyi şekilde temsil edilmeniz hususunda gerekli hukuki desteği vermekteyiz. izmir boşanma avukatı arayışınızda, boşanma ve aile hukuku ile ilgili olarak, internet sitemiz ve avukat@karacanta.av.tr e-posta adreslerimiz üzerinden avukatlarımıza soru yöneltebilir, süreci, hukuki statünüz, haklarınız ile boşanma davası ücret ve masrafları konusunda ücretsiz ön bilgi alabilirsiniz. “boşanma” konusunda hukuki destek almak ve avukat arayışlarınızda bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Aile Hukuku

Velayet

Velayet Nedir?

Velayet hakkı, kural olarak küçüklerin, istisnai hallerde kısıtlıların bakım ve korunmalarının sağlanması için onların şahısları ve malları üzerinde ana babanın sahip oldukları görev, yetki ve hakların bütünü şeklinde tanımlanmaktadır.

Velayet Hakkı Kime Verilir?

Velayet hakkı sadece ana babaya aittir, başkasına bırakılamaz. örneğin büyükanne, büyükbaba, amca, dayı, teyzeye velayet bırakılamaz. Ancak şartları varsa bu kişiler çocuk için vasi olabilir.

Kimler Velayet Altına Alınabilir?

Velayet, soy bağı ilişkisinden kaynaklandığı için sadece çocuklar üzerinde söz konusu olur. TMK 335.’e göre, kural olarak, ergin olmayan çocuklar, istisnai olarak da ergin çocuklar velayete tabi olur.

Velayet Konusunda Ana-Baba Anlaşamazsa Ne Olur?

Velayet hakkının kullanılması konusunda ana baba, birlikte ve uyumlu olarak hareket edeceklerdir. Anlaşamamaları halinde ise, çocuğun korunmasına ilişkin hükümler çerçevesinde sorun çözüme kavuşturulur.

Üvey Çocuklara Bakma Yükümlülüğü Var mıdır?

TMK 338’e göre, velayete sahibi ana babanın başkasıyla evli olması halinde, eşler, ergin olmayan üvey çocuklarına da özen ve ilgi göstermekle yükümlü tutulmuşlardır. Bu yükümlülüğün ihlali, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi sayılabileceği gibi, velayet hakkına sahip ana babanın ihlali önlemedeki başarısızlığı velayetin kaldırılması sebebi de sayılabilir.

Velayet Nasıl Sona Erer?

Velayet hakkı, çocuğun ergin olması, velayet hakkına sahip kişinin ölmesi, velayet hakkının kaldırılması, boşanma halinde velayet hakkının bırakılmaması durumlarında sona erer. Boşanma halinde velayet kendisine bırakılmayan taraf, diğer tarafa çocuk için nafaka ödemekle yükümlü tutulabilir.

Çocuğun ergin olmasına karşın kısıtlanması halinde de hakim, kural olarak ana babanın çocuk üzerindeki velayet hakkının devamına yahut gerekli görürse vesayet altına konulmasına ve kendisine vasi atanmasına karar verebilir.

Velayet Başkasına Devredilebilir mi?

Bu hak kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardandır. Başkasına devri mümkün olmadığı gibi bu haktan feragat edilmesi de mümkün değildir. Yine, bu hak yasal sebepler olmadıkça ana ve babadan alınamaz, ana baba açısından sadece hak ve yetkileri değil ayrıca görevleri de içerdiği dikkate alınırsa esasen çocuğun yararına hizmet eden ana baba tarafından kendi çıkarlarına kullanılmayacak bir kurum olduğu sonucu çıkmaktadır.

Çocuğa velayet konusunda fikri sorulur mu?

Velayetin düzenlenmesi davası kamu düzenine ilişkin olduğundan; re’sen araştırma ilkesi geçerlidir.

Bu nedenle taraflar delil bildirmese dahi hakim, gerekli gördüğü delilleri kendiliğinden toplar.

Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12, Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3. ve 6. maddeleri uyarınca idrak çağındaki müşterek çocuk dinlenip, düşüncelerine ve açıklamalarına da değer verilip, gerektiğinde uzmanlardan da yararlanılarak velayetin ebeveynlerden hangisine bırakılacağına karar verilmelidir.

Çocukla kişisel ilişki süresi nasıl belirlenir?

Bir çocuk ile ana ve babası düzenli şekilde kişisel ilişkiyi elde etme ve sürdürme hakkına sahiptir. Bu tür kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir ve engel olunabilir.

Çocuğun, gözetim olmaksızın ana veya babasından birisiyle kişisel ilişkinin sürdürülmesi, onun yüksek yararına değilse, ana veya babasıyla gözetim altında ya da diğer şekillerde kişisel ilişki kurma imkanı da öngörülebilir.

Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas alınır.

Mahkemece kişisel ilişkiye ilişkin süre ve şekil konusunda karar verilirken, bu kararın babalık-annelik duygularını tatmine elverişli olması, çocuk yönünden de anne-baba sevgisini tatmaya elverişli olması gerekir.

Büyük baba ve büyük anneler de çocukla kişisel ilişki kurulmasını isteyebilirler mi?

Üçüncü kişilerin, koşulları gerçekleştiği takdirde çocukla kişisel ilişki kurma hakkı mevcuttur. Ancak kurulacak bu kişisel ilişki süresinin ana ve babaya tanınan genişlikte olması beklenemez.

Ancak; babaanne ile torun arasındaki kişisel ilişki, “aile bağlarını” güçlendirmek ve geliştirmek, torun sevgilerini tatmaya elverişli olacak yeterlilikte olmalıdır.

Örneğin Davacı babaanne ile küçük arasında, her dini bayramda kişisel ilişki kurulması amaca uygun olmayacak şekilde uzun süreli bulunmuş ve daha uygun sürelerle kişisel ilişki kurulması için verilen karar bozulmuştur.

Velayet bırakılan ebeveyn ölünce, çocuğun velayeti otomatik olarak diğerine mi geçer?

Kesinleşen boşanma davası sonucunda, velayeti kendisine bırakılan ebeveynin ölümü halinde çocuğun velayeti otomatik olarak hayatta kalan diğer ebeveyne yahut büyük ana-babaya geçmez. Bu durumda velayeti askıda kalır, velayetin yahut çocuğun vasiliğinin alınması için dava açılmalıdır.

Anlaşmalı boşanmada çocukların velayeti nasıl belirlenir?

Anlaşmalı boşanmada, eşler boşanmanın sonuçları ve çocukların velayeti konusunda anlaşmalıdır. Bu anlaşmanın tarafların serbest iradesi ile yapılıp yapılmadığına dair hakim tarafları dinler ve çocuğun yüksek yararına uygun bulduğu takdirde protokolü onaylar, aksi halde boşanma gerçekleşmez.

Karaçanta Avukatlık ve Hukuk Bürosu

Boşanma ve aile hukuku, ağırlıklı olarak çalışma alanlarımız arasındadır. İzmir’de boşanma davalarına baktığımız ve edindiğimiz tecrübeyi güncel hukuki mevzuatla birleştirerek boşanma öncesinde statünüzün / haklarınızın belirlenmesi ile boşanma davası sırasında en iyi şekilde temsil edilmeniz hususunda gerekli hukuki desteği vermekteyiz. izmir boşanma avukatı arayışınızda, boşanma ve aile hukuku ile ilgili olarak, internet sitemiz ve avukat@karacanta.av.tr e-posta adreslerimiz üzerinden avukatlarımıza soru yöneltebilir, boşanma süreci, hukuki statünüz, haklarınız ile boşanma davası ücret ve masrafları konusunda ücretsiz ön bilgi alabilirsiniz. “velayet davası, velayetin değiştirilmesi” konusunda hukuki destek almak ve avukat arayışlarınızda bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Aile Hukuku

Boşanma Davası Çocukların Bakım ve Korunması

Çocukların Bakım ve Korunması (Velayetin Tedbiren Bırakılması ve Tedbir Nafakası)

Boşanma davası sırasında eşlerin ayrı yaşamaya hakkı bulunduğundan, çocukların hangi eşin yanında kalacağı diğerinin bunların geçimine nasıl katılacağı, kişisel ilişkinin nasıl sürdürüleceği de tedbir kararı ile tayin ve takdir edilir.

Dava devam ederken çocuklar için verilen nafakaya tedbir nafakası, karar ile verilen nafakaya ise iştirak nafakası adı verilmektedir. Boşanma davası sırasında çocukların bir eşin yanına verilmesi diğerinin velayet hakkına etki etmez.

Boşanma davasının açılması ile çocuğun geçici velayeti kendisine bırakılmayan ana-babanın tedbir nafakası ödemesine de karar verilir. Bu nafakanın başlangıç tarihi çocuğun geçici velayeti halen yanında kaldığı ebeveyne bırakılmışsa dava tarihi, diğer ebeveyne bırakılmışsa velayetin bırakıldığı karar tarihidir.

Lehine nafakaya hükmedilen çocuk yönünden borçlunun nafaka ödemekle sorumlu tutulabilmesi için çocuğun alacaklı yanında bulunması gerekir.

Hükmedilen tedbir nafakasının alacaklısı velayet kendisine bırakılan ana ya da babadır. Yapılan ödemenin ispatı açısından, ödeme makbuzlarına nafakaya ilişkin olduğuna dair ibare konulmalıdır.

Bu ibarenin konulmasının ihmal edildiği hallerde, yapılan ödemenin çocuğun okul ve benzeri giderlerine yönelik ahlaki bir ödemeden kaynaklandığının ispatlanması gerekmektedir. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, önceki kararlarında, “nafakaya ilişkin yapıldığı” ibaresini taşımayan ödemeleri geçerli saymıyordu.

Ancak, Daire bu görüşünü değiştirmiş ve borçlu tarafça yapılmış ödemelerin açıkça nafaka alacaklısı tarafından başka bir alacağa ilişkin olduğu ispat edilemediği sürece nafakaya ilişkin yapılmış kabul edileceğini içtihat etmiştir.

Karaçanta Avukatlık ve Hukuk Bürosu

Boşanma ve aile hukuku, ağırlıklı olarak çalışma alanlarımız arasındadır. İzmir’de boşanma davalarına baktığımız ve edindiğimiz tecrübeyi güncel hukuki mevzuatla birleştirerek boşanma öncesinde statünüzün / haklarınızın belirlenmesi ile boşanma davası sırasında en iyi şekilde temsil edilmeniz hususunda gerekli hukuki desteği vermekteyiz. izmir boşanma avukatı arayışınızda, boşanma ve aile hukuku ile ilgili olarak, internet sitemiz ve avukat@karacanta.av.tr e-posta adreslerimiz üzerinden avukatlarımıza soru yöneltebilir, boşanma süreci, hukuki statünüz, haklarınız ile boşanma davası ücret ve masrafları konusunda ücretsiz ön bilgi alabilirsiniz. “iştirak nafakası” konusunda hukuki destek almak ve avukat arayışlarınızda bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Aile Hukuku

Boşanma Davası Tedbir Nafakası

Boşanma Davası ile Eşler için Tedbir Nafakası

Dava süresince eşlerden birinin diğerine barınması ve geçinmesi için ne miktar nafaka vereceği tedbiren karara bağlanır. Bu nafakaya bu sebeple uygulamada tedbir nafakası adı verilmektedir.

Boşanma davasını hangi taraf açmış olursa olsun, boşanma sebebinde kim kusurlu olursa olsun koca ve karının yükümlülükleri devam edecektir. Bu sebeple tedbir nafakasına karar verilirken bu hususlar değil sadece tarafların mali durumu göz önünde tutulur.

Tedbir Nafakası

Tedbir nafakası, boşanma veya ayrılık davasının açıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar ve boşanma hükmünün kesinleştiği güne kadar devam eder.

Uygulamada tedbir nafakası genel olarak dava tarihinden başlamak üzere ileride artırma, eksiltme veya ortadan kaldırma hakkı saklı tutularak verilmektedir. Verilen tedbir kararı, gerekçeli kararla birlikte temyiz edilebilir.

Mahkemece tedbir nafakasına takdir edilirken, lehine tedbir nafakasına hükmedilecek eşin kusuru araştırılmaz. Bu sebeple, eşine karşı sadakat yükümüne uymama vb. davranışları nedeniyle aleyhine boşanma davası açılmış olan kadın lehine dahi tedbir nafakası hükmedilmektedir.

Öte yandan Yargıtay verdiği bir kararda, fiili ayrılık döneminde başkasıyla evliymiş gibi yaşayan kadın lehine takdir edilen tedbir nafakasını “iaşesi birlikte yaşadığı kişi tarafından sağlandığı gözetilmeksizin takdir edildiği” gerekçesiyle isabetsiz bulmuştur.

Tedbir Nafakasının Miktarı

Tedbir nafakasının miktarı davalı kocanın geliri ile orantılı olmak kaydıyla birlikte yaşadıkları zamanda eşine sağladığı geçim şartlarını ayrı yaşama halinde de sağlayacak oranda, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına uygun, hak ve nesafet gereğince takdir edilir.

Nafaka davalarında, hüküm altına alınacak nafaka miktarının tayin ve takdiri bakımından, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, ihtiyaçları, gelir ve giderleri, gereği gibi araştırılıp hiç bir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır.

Tedbir nafakası, verilen ara kararın örneği ile İcra Müdürlüğü’nde başlatılacak ilamsız icra yolu ile tahsil edilir. Verilen ara kararda nafakanın aylık olarak ödenmesine karar verilmemiş olması durumunda, ara kararı veren mahkemeye başvurularak kararın tavzihi istenebilir.

Nafaka borçları peşin olarak ödenir yani davanın açıldığı tarihten itibaren geçerli olmak üzere verilen bir tedbir nafakası, hükmolunan miktar bakımından dava tarihinde doğmuş olur. Davanın açılmasından bir ay sonra da ikinci ayın nafakası doğmuş olur.

Tedbir nafakasının ödenmemesi halinde, önceki kanuna göre ceza verilemiyordu. 4949 sayılı Kanunla İcra ve İflas Kanunu’nun 344. maddesine mahkemelerin ara kararları ile verdikleri tedbir nafakalarının ödenmemesinin de cezayı gerektirdiği kabul edilmişken 5358 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikle bu yine değiştirilmiş ve tedbir kararının ödenmemesi suç olmaktan çıkarılmıştır.

Tedbir nafakasının ödenmesi için başlatılan icra takibi, ödeme emrinin borçluya tebliğinden itibaren 7 günlük süre içerisinde yapacağı itiraz ile durur. Bu itirazın iptali için açılacak davalarda aile mahkemesi görevlidir.

Tedbir nafakasına genel olarak davanın açıldığı tarihten itibaren geçerli olmak üzere hükmedilmektedir.

Tedbir nafakasına ara karar ile hükmedilmesinden itibaren tedbir nafakası muaccel olur. Bu nedenle tedbir nafakasına, tedbir nafakasına hükmedildiği tarih ile dava tarihi arasında geçen süre için faiz işletilmez; ancak tedbir nafakasına karar verilen ara karar tarihinden itibaren faiz işler.

Ölüm halinde, tahakkuk eden ve muacceliyet kazanan tedbir nafakası mirasçılara geçer.

Karaçanta Avukatlık ve Hukuk Bürosu

Boşanma ve aile hukuku, ağırlıklı olarak çalışma alanlarımız arasındadır. İzmir’de boşanma davalarına baktığımız ve edindiğimiz tecrübeyi güncel hukuki mevzuatla birleştirerek boşanma öncesinde statünüzün / haklarınızın belirlenmesi ile boşanma davası sırasında en iyi şekilde temsil edilmeniz hususunda gerekli hukuki desteği vermektedir. izmir boşanma avukatı arayışınızda, boşanma ve aile hukuku ile ilgili olarak, internet sitemiz ve avukat@karacanta.av.tr e-posta adreslerimiz üzerinden avukatlarımıza soru yöneltebilir, boşanma süreci, hukuki statünüz, haklarınız ile boşanma davası ücret ve masrafları konusunda ücretsiz ön bilgi alabilirsiniz. “Tedbir nafakası” konusunda hukuki destek almak ve avukat arayışlarınızda bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Aile Hukuku

Nafaka

Nafaka Nedir?

Nafaka, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafın geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak isteyebileceği ödemeye verilen isimdir. Yoksulluğa düşecek eşe nafakanın bağlanmasında nafaka yükümlüsünün kusurlu olup olmadığına bakılmaz. Ancak nafakayı alacak eşin boşanmaya yol açan olaylarda kusurunun daha ağır olmaması gerekir.

Nafaka Çeşitleri

Tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ve yardım nafakası olmak üzere dört çeşit nafaka vardır.

Tedbir Nafakası

Boşanma davasının açılmasıyla dosya önüne gelen hakim bazı konularda re’sen karar almak zorundadır. Bu konulardan bir tanesi de eşlerin geçiminin nasıl sürdürüleceğidir. Boşanma  davasının açılmasından sonra, boşanma davası süresince geçimi için ihtiyaç duyacak eşe diğer eşin ödemesine mahkemece karar verilen nafakanın çeşidine tedbir nafakası adı verilir. Tedbir nafakası, boşanma davasında verilecek boşanma kararının kesinleşmesine kadar devam eder. Tedbir nafakası, mahkeme tarafından ara kararı ile verilir, bu nafakayı ödenmezse icra dairesi aracılığıyla tahsil edilir. Tedbir nafakasının verilmesi açısından kadın-erkek arasında fark bulunmamaktadır, ihtiyaç duyması halinde erkek lehine de tedbir nafakası verilebilir. Diğer yandan tedbir nafakasının hükmedilmesi sırasında ihtiyaç duyan eşin kusur durumu araştırılmaz, yani tedbir nafakası aldatan vb. eşe de dava süresince verilebilir.

Yoksulluk Nafakası

Yoksulluk nafakası, boşanma kararı ile birlikte ihtiyaç duyan eş lehine diğer eşin ödemesine hükmedilen ödemedir. Bu nafakanın eş lehine hükmedilmesi için nafakaya bağlanacak eşin kusurunun diğer eşten daha ağır olmaması gerekir.

İştirak Nafakası

İştirak nafakası, boşanma davasında verilen boşanma kararı ile, müşterek çocuğun velayeti kendisine bırakılmayan eşin, velayet bırakılan eşe, müşterek çocuğun bakımı, eğitimi vb. giderleri için ödemesi gereken para olarak tarif edilmektedir. Öğretide iştirak nafakasına çocuk bakım nafakası adı da verilmektedir. İştirak nafakası, açılan davada hakimin tedbiren karar vermesi ile başlar çocuğun ergin olmasına yani 18 yaşına kadar sürer.

Yardım Nafakası

Yardım nafakası, Türk Medeni Kanunu’nun 364 ve devamı maddelerine göre yardım edilmediği takdirde yoksulluğa düşecek yakın akrabaların geçinmesi için gerekli yardım talebidir. 18 yaşını doldurmuş üniversite eğitimine devam eden ergin çocuk da yardım nafakası adı verilen bu nafakayı alabilir.

Nafaka Miktarı

Nafaka miktarının belirlenmesi boşanma davasına bakan hakimin takdir yetkisindedir. Hakim nafaka miktarını belirlerken tarafların ve müşterek çocukların sosyal ve ekonomik ihtiyaçlarını göz önünde tutar.

Nafakanın Arttırılması ve Kaldırılması

Hakim tarafından belirlenmiş nafaka, kararda belirtilmiş bir oran varsa bu orana göre artırılarak uygulanır. Kararda böyle bir oranın bulunması halinde dahi durumların değişmiş olması halinde nafakanın artırılmasına, azaltılmasına ve kaldırılmasına da karar verilebilir. Bu taleplerin sonuç doğurabilmesi için yine mahkemeye başvurmak ve bu konuda karar almak gerekir.

Nafakanın Ödenmemesi Durumu

Nafakanın ödenmeme cezası İcra ve İflas Kanunu’nun 344. maddesine göre üç aya kadar tazyik hapsidir. Bu tazyik hapsinin uygulanmaya başlanmasından sonra nafaka borçlusu borcunu öderse, borçlu tahliye edilir.

Nafakayı ödemeyen borçlu, nafakanın kaldırılması veya nafakanın azaltılması davalarını da açabilir. Bu davalarda ileri sürdüğü sebepler gözönünde bulundurularak verilen tazyik hapsinin uygulanması açılan bu nafakanın kaldırılması veya nafakanın azaltılması davalarının sonuna bırakılabilir.

Nafakanın ödenmemesi halinde nafaka borçlusunun karşılaşacağı diğer bir durum da icra takibidir. Nafaka alacağı İcra İflas Kanunu’nun 206. maddesine göre birinci sıradaki alacak niteliğinde kabul edilmiştir.

Nafaka Borcu ile Emekli Maaşına Haciz

Emekli maaşının haczedilebilmesi için 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 93. Maddesine göre kural olarak borçlunun muvafakati gerekir. Ancak bu kuralın istisnası nafaka borçlarıdır. Yani bu hükme göre, emekli maaşları nafaka borçları nedeniyle haczedilebilir.

Karaçanta Avukatlık ve Hukuk Bürosu

Boşanma ve aile hukuku, ağırlıklı olarak çalışma alanlarımız arasındadır. İzmir’de boşanma davalarına baktığımız ve edindiğimiz tecrübeyi güncel hukuki mevzuatla birleştirerek boşanma öncesinde statünüzün / haklarınızın belirlenmesi ile boşanma davası sırasında en iyi şekilde temsil edilmeniz hususunda gerekli hukuki desteği vermekteyiz. izmir boşanma avukatı arayışınızda, boşanma ve aile hukuku ile ilgili olarak, internet sitemiz ve avukat@karacanta.av.tr e-posta adreslerimiz üzerinden avukatlarımıza soru yöneltebilir, boşanma süreci, hukuki statünüz, haklarınız ile boşanma davası ücret ve masrafları konusunda ücretsiz ön bilgi alabilirsiniz. “nafaka” konusunda hukuki destek almak ve avukat arayışlarınızda bizimle iletişime geçebilirsiniz.